Kapsayıcı Toplum Ne Demek? Hep Birlikte Aynı Sofrada Oturabildiğimiz Dünya! Hayal edin: Hepimiz bir sofradayız. Kimimiz çatalı ters tutuyor, kimimiz kaşığı elinden düşürüyor, kimimiz de “Ben zaten diyetteyim” deyip salata köşesine kaçıyor. Ama masada kimse dışlanmıyor, kimseye “Sen oturamazsın” denmiyor. İşte kapsayıcı toplum tam olarak bu! Hepimizin farklı olduğu ama yine de aynı sofrada yer bulabildiği o güzel hayal… Ve hayır, bu sadece ütopya değil; biraz mizah, biraz empati, biraz stratejiyle gayet mümkün! Erkeklerin Planı, Kadınların Kalbi: Kapsayıcı Toplumun Formülü Erkekler genelde “Sorun neyse çözelim, sonra maçı açarız” kafasında olurken; kadınlar “Önce herkes iyi mi, birinin morali mi bozuk?” diye…
8 YorumEtiket: bir
Ameliyat Grupları Nelerdir? Edebiyatın Neşterinden İnsan Ruhuna Yolculuk Bir edebiyatçı olarak her zaman kelimelerin bir tür ameliyat olduğuna inanmışımdır. Her cümle, insanın iç dünyasında bir kesi açar; kimi zaman yarayı gösterir, kimi zaman onu diker. Ameliyat grupları denildiğinde akla tıbbi sınıflandırmalar gelir belki ama ben bu kavramı bir metafor olarak ele almak isterim: insan ruhunun, toplumsal yapının ve hikâyelerin tedavi edilme biçimleri olarak. Bu yazıda, “Ameliyat grupları nelerdir?” sorusunu tıbbın ötesinde, edebiyatın geniş ufkunda arayacağız — çünkü bazen bir kalp ameliyatı, bir romandaki karakterin dönüşümüne; bazen bir beyin ameliyatı, insanın düşünce evrimini temsil eder. Birinci Grup: Kalbe Dokunan Ameliyatlar –…
8 YorumHarabat Neden Yazıldı? – Bir Şairin Vicdanı, Bir Dönemin Aynası Bazı kitaplar sadece yazılmaz; bir dönemin ruhu, bir toplumun vicdanı ve bir insanın iç savaşı hâline gelir. “Harabat” da tam olarak böyle bir eserdir. Osmanlı edebiyatının en tartışmalı, en çok konuşulan eserlerinden biri olan bu yapıtın arkasında sadece kelimeler değil, fikirlerin çarpıştığı bir çağ vardır. Gelin, “Harabat neden yazıldı?” sorusunun hem tarihî hem insani yönünü birlikte keşfedelim. Harabat: Ziya Paşa’nın Zihninde Başlayan Fırtına 19. yüzyıl Osmanlısı… Modernleşme rüzgârları eserken, eski ile yeni arasındaki gerilim her köşede hissediliyordu. Ziya Paşa bu dönemde hem devlet adamı hem de şair olarak sahnede yerini…
8 YorumKur’an Meali mi, Tefsiri mi? Hangisini Seçmeli? Kur’an’ı anlamak, insanın hayatına ışık tutmak için yaptığı en değerli çabalarından biridir. Peki, Kur’an’ı okumak isteyen biri için en iyi yol nedir? Meali mi yoksa tefsiri mi? Birçok kişi bu soruyla karşılaşmış, bir yandan anlamını daha derinlemesine kavrayabilmek için meali tercih ederken, diğerleri tefsirin daha kapsamlı açıklamalar sunduğunu savunur. Ben de bu yazıda, Kur’an’ı anlamak için hangi yöntemin daha etkili olduğunu keşfetmeye çalışacağım ve bu konuda merakınızı giderecek örneklerle birlikte veriler sunacağım. Gelin, bu yolculukta birlikte ilerleyelim! Meale mi, Tefsire mi? Kur’an’ı doğru bir şekilde anlamak isteyenler için iki ana seçenek bulunuyor: meal…
8 YorumMeşru Davranış Nedir? Psikolojik Bir Mercekten İnceleme Davranışlarımız, düşündüğümüzden çok daha derin ve karmaşık olabilir. Psikolog olarak, insan davranışlarını çözümlemeye çalışırken en temel sorulardan biri, “Meşru davranış nedir?” sorusudur. İnsanlar, dış dünyadan aldıkları tepkilere göre farklı şekillerde davranır; ancak bu davranışların çoğu, toplumsal normlar, ahlaki değerler ve bireysel psikolojik durumlarla şekillenir. Peki, bir davranışın meşru olup olmadığına nasıl karar veririz? Bu soruyu yalnızca sosyal ve kültürel bağlamda değil, aynı zamanda psikolojik açılardan da ele almak oldukça önemlidir. İnsan davranışlarının ne kadar “meşru” olduğu, sadece toplumsal kurallara değil, aynı zamanda bireysel düşünce süreçlerine, duygusal deneyimlere ve toplumsal etkileşimlere dayalıdır. Bilişsel Psikoloji…
4 YorumGelincik Çiçek mi, Hayvan mı? Öğrenme Teorileri ve Pedagojik Yaklaşımlar Üzerinden Bir İnceleme Öğrenmenin Dönüştürücü Gücü: Eğitimin Işığında Eğitim, yalnızca bilgi aktarmaktan çok daha fazlasıdır; insanı dönüştüren, bakış açısını değiştiren ve dünyayı daha derinlemesine anlamamızı sağlayan bir süreçtir. Bir eğitimci olarak, öğrenmenin her birey için farklı şekillerde deneyimlendiğini, aynı zamanda toplumsal yapıyı ve bireylerin düşünsel gelişimini nasıl dönüştürdüğünü gözlemlemek beni her zaman heyecanlandırmıştır. Öğrenme, yalnızca kitaplardan edinilen bilgiyle sınırlı değildir; etrafımızdaki dünyayı sorgulama, anlam arayışı ve çoğu zaman gündelik hayatın sıradan soruları üzerinden derinleşen bir keşif yolculuğudur. Örneğin, basit bir soru olan “Gelincik çiçek mi, hayvan mı?” üzerinden insanın çevresini,…
4 Yorum